Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

    Şanlıurfa’da seracılık ile çiftçinin yüzü gülüyor

    Şanlıurfa’da GAP projesi sayesinde seracılık hızla gelişti. Seralarda patlıcan, biber, domates yetiştirilirken, Karaali’daki jeotermal kaynaklar avantaj sağlıyor. Çiftçiler, seracılığın karlılığı ve ailenin birlikte çalışmasıyla memnun.

    Şanlıurfa'da GAP projesi sayesinde

    Şanlıurfa’da, Güneydoğu Anadolu Projesi’nin (GAP) Harran Ovası’nı su ile buluşturması, bölgede seracılığın gelişimine büyük katkı sağladı. Karaali’deki jeotermal kaynakların kullanılması ve bölgenin ılık kışları, seracılığı çekici ve karlı hale getirdi.

    Harran Ovası’na su verilmesi ilk kez 1995 yılında gerçekleşti ve bölgede 2000 yılında ilk sera Harran ilçesinin Karaali bölgesinde kuruldu. Günümüzde ise 193 hektarlık alanda 447 çiftçi seracılıkla uğraşıyor. Bu gelişmeler sayesinde Şanlıurfa, sadece kendi ihtiyacını karşılamakla kalmayıp aynı zamanda sebze ihracatını da gerçekleştiriyor.

    Patlıcan, biber, domates ve salatalık gibi ürünlerin yetiştirildiği seralarda, özellikle kış aylarında piyasada bulunmayan ürünler arasında yer alıyor. Ziraat Yüksek Mühendisi Mehmet Tekçe, seracılığın avantajlarına vurgu yaparak, “Seracılık sayesinde ürünler erken ilkbaharda yetişmeye başlıyor ve sonbaharda da devam ediyor. Açık alanda yetişen ürünler tükendiğinde seralardaki ürünler devreye giriyor. Bu durumda ürünlerin fiyatı artıyor. Bu nedenle seracılığı çiftçilerimize öneriyoruz” şeklinde konuştu.

    Suruç ilçesine bağlı Aybastı Mahallesi’nde sera üreticisi olan İbrahim Akkuş, “Suruç’ta son yıllarda seracılığın popüler hale geldiğini ve ailecek bu işi yaptıklarını belirterek, “Kış aylarında ürün yetiştirmek çok karlı, yaz aylarında ise kazanç biraz azalabiliyor. Seracılığı herkese öneririm” dedi.

    Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü, Narkotik
    Sıradaki Haber “Bilinçli Yolcular, Uyuşturucusuz Yollar”